Kapsayıcı Öğrenme Kültürünün Gelişimi

 

1. İleri Yaşlarındaki Öğrenenlere Öğretmek: Kapsayıcı Öğrenme Kültürü Geliştirme

GİRİŞ

Gençler için kullanılan ve önceden belirlenmiş bir müfredata ve eğitici öğretim yöntemlerine dayanan geleneksel yaklaşımlar, genellikle yetişkin öğrenenler için uygun değildir.

İleri yaşlara gelmiş öğrenenler eğitim ortamına yaşamları boyunca elde ettikleri deneyimlerine, geçmişlerine, kişisel değerlerine ve klişelerine dayanarak yaklaşırlar.  Bu durum eğitmenlerin bu tür öğrenenlerin öğrenme süreçlerine bütüncül yaklaşım getirmelerini gerektirir. Bu nedenle, yetişkin öğrenenlere öğretmenin, öğrenenlerin özerkliklerini geliştirmesi ve onlara esneklik, özgürlük, kapsayıcı eğitim ortamı ve kişiye özel yaklaşım sunması gerekir.

Ulusal Öğrenme ve Çalışma Enstitüsü (İngiltere ve Galler, Birleşik Krallık), İleri yaşlardaki öğrenenler ve öğrenme hakkında aşağıdaki mitleri tanımlamıştır1.

 


2. Mit

 

Mit 1: İleri yaşlardaki insanlar öğrenmekle ilgilenmez

İstatistiksel olarak ileri yaşlarındaki insanlar, gençlerle kıyaslandığında, bir kursa kaydolmayı veya kendi kendine veya karma öğrenmeyi denemeyi düşünmezler. Ancak bu durum, onların yeni şeyler öğrenmeye istekli olmadıkları anlamına gelmez.

Yaşlılar bunu başka şekillerde ve kişisel tercihlerine göre yapmakla ilgileneceklerdir. Genellikle bu, yakınlarında ve eğitim pazarında elde edilebilecek olanın ne olduğuna bağlıdır. Bazıları bir gruba girmek isterken, diğerleri kitaplar, televizyon belgeselleri, dergi makaleleri, radyo yayınları veya internet yoluyla kendi kendine öğrenmeyi tercih edebilir.

 

Mit 2: İleri yaşlardaki insanlar yeni bir şey öğrenmekle ilgilenmez

Yaşlıların geçmişte yaşamaya meyilli olduğuna dair yaygın bir basmakalıp düşünce vardır. Oysa çoğu yaşlının yeni şeylere başlamak ve öğrenmek ve böylece zihinsel durumlarını keskinleştirmek, yeni zorluklarla yüzleşmek, yeni arkadaşlıklar kurmak veya emeklilikten sonar elde ettikleri ekstra boş zamanlarda farklı şeyler yapmak istediklerini gösteren farklı kanıtlar vardır.

 

Mit 3: İleri yaşlardaki insanlar yeni şeyler öğrenemez 

Yaşlanmayla birlikte insanların beyinlerinin yavaşladığına dair yaygın bir önyargı vardır. Ancak, sayısız bilimsel araştırma yaşımız ne olursa olsun beynimizi ne kadar çok kullanırsak, zihinsel yeteneklerimizi o kadar çok koruyabileceğimizi kanıtlamıştır. Bu nedenle, beynimizi yeni şeyler öğrenmekle meşgul etmek veya bulmaca çözmek, kart oyunları veya kelime oyunları oynamak gibi aktivitelerle uğraşmak, vücudumuzu zinde tutmak için fitness yapmak ve kas egzersizi yapmakla aynı olumlu etkilere sahip olabilir.

 

TEMEL KAVRAMLAR VE TERMİNOLOJİ


Öğrenme, sadece mesleki veya kariyer gelişimimizi veya iş tutumumuzu geliştirmemize imkân sağlayan beceri veya yetkinlikleri kazanmakla ilgili değildir. Aynı zamanda, öğrenme yaşamımızı ve refah düzeyimizi geliştirmemize de yardımcı olur. Böylece, öğrenme, yaşlı insanların zihinsel ve duygusal uyaranlar kazanmalarına ve sosyal ve fiziksel olarak meşgul hissetmelerine olanak sağlar.

 


3. Geragoji

Geragoji, ileri yaşlardaki insanlara öğretme ve onların öğrenmesiyle ilgili bir kavramdır. Genellikle bu terim “eğitim gerontolojisi” terimiyle birbirinin yerine kullanılır ve yaşlı yetişkinlerin eğitimsel ihtiyaçlarına odaklanır. 

Teorik olarak, Geragoji şu şekilde açıklanır:

  • yaşlıların kendilerini gerçekleştirmelerini destekleyen, başkalarıyla sosyal ilişkilerini sürdürmelerine yardımcı olan ve refah düzeyleriyle birlikte beceri gelişimlerini güçlendiren öğretme ve öğrenme etkinlikleri;
  • yaşlıların aktif kalmasına yardımcı olmayı amaçlayan öğretme stratejileri ve belli başlı öğrenme etkinlikleri. 

Geragoji kavramı, ilerleyen yaşlarda öğrenmenin sosyal değişimi teşvik ettiği ve aktif yaşlanmayla bağlantılı olarak ortaya çıkan yaygın önyargılarla, inanışlarla ve alışkanlıklarla mücadele ettiği fikrini desteklemektedir.

Geragojinin ve ilerleyen yaşlarda öğrenmenin amacı, yaşlılara günlük yaşamları ve aktiviteleri üzerinde daha büyük bir kişisel kontrol ve özerklik imkânı sunmak ve böylece daha büyük tatmin ve bağımsızlık elde etmektir. 

Aşağıdaki yaklaşımlar, ileri yaşlarındaki insanların öğrenenler olarak sahip oldukları özelliklerinden dolayı geragojinin kalbinde yer alır:

  • kişi merkezli yaklaşım (zihinsel ve fiziksel yeteneklerin geliştirilmesi veya korunması, yaşamsal doyum, bağımsız anlamlı faaliyetler);
  • arkadaş merkezli yaklaşım (sosyal sorumluluk, bağlılık ve hizmete hazır olma); 
  • konu merkezli yaklaşım (kişisel olarak anlamlı alanlarda yeni zorluklarla yüzleşme). 

Eleştirel Geragoji Kuramsal Çerçevesi (Creech, Hallam, 2014). 

Kaynaklar: https://files.eric.ed.gov/fulltext/EJ1160345.pdf & https://discovery.ucl.ac.uk/id/eprint/1507483/1/Creech_Hallam_2014_London_Review_of_Education_Critical_Geragogy.pdf

Bu öğrenme ortamı, ileri yaşlardaki öğrenenleriyle işbirliği içinde olmaları ve onların sosyal katılım ve toplumsal aidiyet duygularını güçlendirmeleri gerektiğinden eğitimcilerin rolünü değiştirir. Bu nedenle, öğretme ve öğrenme yöntemleri aktif diyaloglar, tartışmalar ve görüşlerin ifade edilmesi çalışmalarının yanı sıra, öğrenenlerin fikir ve bakış açılarını ifade edebilmelerine yönelik çalışmaları da kapsamaktadır. Bu durum yetişkin öğrenenlerin öğrenme deneyimlerini sahiplenmelerini teşvik eder.

 

Bütüncül eğitim


Bütüncül eğitim bu kavramın öncülerinden biri olan Ron Miller tarafından şöyle tanımlanır: “ Her bireyin toplumla, doğal dünyayla ve şefkat ve barış gibi insani değerlerle bağlantılar kurarak hayatta benlik, anlam ve amaç edinmesi önermesine dayanan bir eğitim felsefesidir. Bütüncül eğitimin amacı, insanlarda yaşamaya karşı derin bir saygı ve öğrenmeye karşı tutkulu bir sevgi ortaya çıkarmaktır”.

Bu nedenle, bütüncül eğitim insan doğasındaki merakı besler ve bir bireyin entelektüel, duygusal, sanatsal, yaratıcı ve ruhsal beceri ve yeteneklerinin gelişimiyle bağlantı kurar. 

Bütüncül eğitimcilerin amacı, öğrenenlerin sadece kesin verileri basitçe ezberlemelerini sağlamaktan ziyade kendilerini yansıtabilme yeteneklerini teşvik etmektir. Bunu yaparken, eğitimciler, salt derk kitabı bilgisi yerine gerçek yaşam deneyimlerini, güncel olayları, farklı görsel ve anlatımsal sanat formlarını ve diğer doğal bilgi kaynaklarını kullanabilirler.

 

Kapsayıcı eğitim


Kapsayıcı eğitimin temel amacı tüm katılımcıların tamamen kendini verdiği, yeni fikirlere ve bakış açılarına açık olduğu, hem eğitmen hem de akranları tarafından saygı duyulduğunu hissettiren bir öğrenme ortamı oluşturmak ve sürdürmektir.

UNESCO’ya göre, kapsayıcı eğitim “öğrenmeye, kültürlere ve topluluklara katılımı artırarak ve eğitime katılmaktan ve devam etmekten alıkonulmayı azaltarak tüm öğrenenlerin farklı ihtiyaçlarını ele alma ve bu ihtiyaçları karşılama süreci”  olarak görülür. 

 UNESCO-Uluslararası Eğitim Bürosu Yöneticisi Clementina Acedo: “Kapsayıcı bir eğitim yaklaşımı içerisinde, bireysel ihtiyaçların karşılandığı ve her öğrenenin başarılı olma fırsatına sahip olduğu öğrenme ortamları desteklenmektedir.”

Bu şekilde, kapsayıcı eğitim, öğrenenlerin fiziksel, bilişsel, akademik, sosyal ve duygusal farklılıklarına saygı gösterir, katılımlarını teşvik eder ve onların çeşitli ihtiyaçlarını ve tercihlerini dikkate alır.

Kapsayıcı öğretim ve öğrenim, ayrıca, kültürel çeşitliliğe ve eğitim sürecinde öğrenenlerin kimlikleri ve deneyimleriyle ilgili farklılıklara odaklanır. Böylece, eğitmenler öğrenenlerin meraklarını beslerler ve onların anlamalarını engelleyebilen ve katılım duygusunu ve bağlanmalarını zayıflatabilen önyargılar ve basmakalıp düşüncelerle sürekli olarak mücadele eder.

 

KURAMSAL BİLGİ: 

 

A) Yetişkin öğrenenler için kapsayıcılığın önemi


Ulusal Yetişkin Sürekli Eğitim Enstitüsü (NIACE, Birleşik Krallık),  ileri yaşlardaki yetişkinlerin öğrenme faaliyetlerinin faydalarını şöyle tanımlamaktadır.: 

  • Yaşamsal doyumu ve özgüveni geliştirir.
  • Öğrenme faaliyetleriyle uğraşanlar kendilerini daha memnun hissettiklerini belirtirler.
  • Bağımsızlığı ve öz kontrolü geliştirir ve alternatifleri artırır.
  • Başkalarına muhtaçlık duyma hissini azaltır.
  • Günlük hayatta zorluklarla başa çıkabilme gücünü ve becerisini kuvvetlendirir.
  • Depresyon hissini ve bunamanın etkilerini azaltır.
  • Günlük faaliyetlere katılma istekliliğini artırır.

 “İLERİ YAŞLARINDAKİ YETİŞKİNLER ARASINDA ÖĞRENME STİLİ TERCİHLERİ” başlığıyla Janet E. Truluck, Bradley C. Courtenay D. A. tarafından yayınlanan Güneydoğu Georgia’dan 172 ileri yaşlarındaki yetişkinin öğrenme tercihleriyle ilgili çalışmanın sonuçları, ileri yaşlarındaki yetişkinler Kolb’un (1985) Öğrenme Stili Envanteri –Düzenleyici, Benimseyici ve Uzaklaştırıcı’ya oldukça eşit bir şekilde dağılmış ve çok azı da öğrenmenin düşünme ve aktivite yapmakla gerçekleşmesini sağlayan dönüştürücü stilini tercih etmiştir. Ayrıca, sonuçlar göstermiştir ki:

  • 55-65 yaş grubunun büyük bir kısmı Düzenleyici öğrenme stilini tercih etmiştir (yani, bir şeyleri hissederek ve yaparak öğrenme)
  • 66-74 yaş grubunun büyük bir kısmı Uzaklaştırıcı stilini tercih etmiştir (yani, bir şeyleri hissederek ve izleyerek öğrenme)
  • 75 ve üzeri yaş grubu Benimseyici stili tercih etmişlerdir (yani, bir şeyleri düşünerek ve izleyerek öğrenme)

Yetişkin öğrenenler için eğitim uygulamaları farklı sosyal işlevleri yerine getirir. Birleşik Krallık, İngiltere Sanat Konseyine göre (www.artscouncil.org.uk), ileri yaşlarındaki öğrenenlerin %76’sı sanat ve kültürün onları iyi hissettirdiğini ve bu nedenle onlar için önemli olduğunu belirtmektedir.

"Lost without it" - Arts and culture for older people videosunda yaşlılar, öğrenme aktivitelerine katılmanın hayatlarını nasıl değiştirdiğini anlatıyorlar. 

Kaynak (Video dili: İngilizce): https://www.youtube.com/watch?v=eUlSZt7GDKU 

Yetişkin öğrenenler farklı kültür temelli ve sosyal faaliyetlere dâhil olabilirler, bunlar arasında:

  • Müzik aktiviteleri ve roman ve şiir okuma grupları – Bir enstrüman çalmayı öğrenmek veya bir koroya katılmak, ileri yaşlarındaki pek çok öğrenenin toplum ve arkadaşları ile etkileşimde kalmasına yardımcı olur. Müzik ve grup okumaları onların zihinsel sağlıklarını iyileştirebilir ve başkalarıyla iletişimlerini sürdürmelerine yardımcı olabilir. Bu tür öğrenenler, çoğunlukla hayır amaçlı düzenlenen etkinliklere müzikleriyle eşlik edecek veya bir sebeple evlerinde veya yaşlı bakım evlerinde yalnızlık çeken akranlarını ziyaret edeceklerdir.
  • Sanatsal ve zanaatsal aktiviteler – Bunlar güzel sanatlar, sulu veya pastel boyama, fotoğraf çekme, kart yapımı, dikiş nakış, çömlekçilik, cam boyama ve vitray çalışması, bahçecilik, vb. çalışmaları içerir. Bu çalışmalar, yetişkin öğrenenlerin farklı el becerileri egzersizleri yapmalarına ve böylece motor becerilerini ve el göz koordinasyonlarını iyi tutmalarına yardımcı olabilir. 
  • Dijital fotoğrafçılık aktiviteleri – Bu aktiviteler yetişkin öğrenenlerin BİT araç gereçlerini kullanarak yaratıcı etkinlikler yapmalarına yardımcı olur ve farklı aile ve toplum etkinliklerini kayıt altına almalarına olanak verir. Yaşlılar, resimleri kendi akıllı telefonlarına veya bilgisayarlarına yüklemeyi; bunları sosyal medya gruplarına eklemeyi veya e-posta veya diğer çevrimiçi araçları kullanarak akranları veya aileleriyle paylaşmayı öğrenirler. Buna ek olarak, ileri yaşlarındaki bireyler akranlarıyla resimler üzerinden tartışabilirler ve iletişim, sunum ve eleştirel düşünme becerilerini geliştirebilirler. Bu, onların yalnızlık ve sosyal izolasyon hislerinin üstesinden gelmelerine yardımcı olabilir.
  • Dans – Müzik ve dansı birleştiren fiziksel etkinlikler ileri yaşlarındaki öğrenenlerin sosyal olarak aktif hissetmelerine ve akranlarıyla bağlantı kurmalarına yardımcı olabilir. Ek olarak, bu etkinlik onların fiziksel aktifliğini, motor becerilerini, refah düzeyini ve özgüvenlerini geliştirecektir. 

Ayrıca, yetişkin öğrenenlerin başarıları ve çalışmaları, aile üyeleri, arkadaşlar, komşular, topluluk üyeleri veya genel olarak daha geniş kitleler tarafından görülebilen gösteriler, konserler, sergiler veya diğer performans biçimleriyle sergilenebilir. Bu, yaşlıları sosyal hayata bağlı ve canlı kılar.

 

B) Kapsayıcı öğrenme ortamının oluşturulması


Eğitmenler kapsayıcı bir eğitim ortamını nasıl oluşturabilir – bazı ipuçları:

  • Belirli örneklere, dil egzersizlerine, sosyokültürel ortamlara ve insan çeşitliliğini yansıtan görsellere dayalı çeşitli öğrenme içeriklerini, materyalleri ve fikirleri öğrenme ortamına dâhil edin; öğrenenlerinizi zaman içerisinde gelişen tarihi, edebi ve sanatsal değerlendirme ilkeleri üzerine eleştirel düşünmeye teşvik edin;
  • Fikirlerin nasıl paylaşılacağı, nasıl sorular sorulacağı ve herkesin paylaşılan fikirlere ve sorulan sorulara saygı göstermesi gerektiği gibi öğrenenler arasında karşılıklı saygıya dayalı bir etkileşim için temel kurallar koyun; 
  • Bireysel bakış açıları, yetenekleri, geçmişleri ve tecrübeleriyle birlikte eğitim ortamına getirdikleri fikirleri de dâhil olmak üzere öğrenenlerinizi mümkün olduğunca çok tanıyın;
  • Diğer öğrenenlerin sorularını, görüşlerini ve yorumlarını övün. Katılımı teşvik etmek ve öğrenenleri daha derine inerek eleştirel düşünmeye teşvik etmek için gerektiğinde sözlü ve sözlü olmayan ipuçları kullanın;
  • Öğrenenleri “sesli düşünmeye”, sorular sormaya ve aktif bir şekilde kendilerininkinden farklı olan fikir ve bakış açılarını aramaya teşvik ederek onların zihniyet gelişimlerini güçlendirin;
  • Öğrenenleri hata yapmaya teşvik eden, yanlış cevapları öğrenenlerin bu yanlışlara nasıl ulaştıklarını irdeleyen, onlara ve tüm gruba doğru cevaba ulaşmak için en az bir yaklaşım öğrenmeye yardımcı olan bir ortam oluşturun; daha derin öğrenmeyi teşvik edin ve başlangıçta yanlış olabilecek bir cevabın aslında ortak bir anlayış getirebileceği ve soruya yanıt vermek için farklı yollara yönlendirebileceği olasılığına açık olun. 

Daha ileri yaşlarındaki öğrenenler için kapsayıcı bir öğrenme ortamı oluşturmak için, eğitmenler:

  • İleri yaşlarındaki öğrenenlerin hayat tecrübelerinin üzerine gidebilir – her yetişkinin hayatı boyunca kullandığı iyi geliştirilirmiş öğrenme stratejileri ve motivasyonları vardır. Eğitmenler bunlardan yararlanabilir ve ileri yaşlarındaki öğrenenlerin kendi kişisel hikâyelerini deneyimleyip paylaşabilecekleri güvenli bir öğrenme ortamı yaratabilirler.
  • Farklı öğrenme yöntemlerini takdir edebilirler – Yaşlılar köklü öğrenme yöntemlerine sahiptir ve eğitmenlerin bunlara uyum sağlaması gerekir. Öğrenenler, genellikle, teorik bilgiyi ve yabancı dil bilgisini göstermenin analitik yolunu tercih ederler ve spontane sözlü uygulamalara ve kişisel paylaşımlara uyum sağlamak için zamana ihtiyaç duyarlar. Bir araştırmaya göre (Postovsky, 1974; Winitz, 1981; J. Gary and N. Gary, 1981) etkili yetişkin dil eğitim programları, ilginç ve kolay anlaşılabilir bir mesaj veren, konuşma pratiklerini ağırdan alan ve dinleme becerilerinin geliştirilmesine odaklanan, konuşma hatalarına izin veren ve öğrenenleri sınıfta kültür ve sözlü olmayan iletişim dilini kullanmaya teşvik eden materyalleri kullanmaktır. Bu şekilde, ileri yaşlarındaki öğrenenleri destekleyen kapsayıcı bir öğrenme ortamı oluşturulur.
  • İleri yaşlarındaki öğrenenlerin karşılaştıkları zorlukların farkına varabilirler – yaygın zorluklar arasında ciddi kişisel sorunlar, kronik hastalıklar, diğer sağlık ve zihinsel sorunlar, işitme kaybı, görme bozuklukları vb. yer alır. Bu, öğrenme ortamının ileri yaşlarındaki öğrenenler için uyarlanmasını – örneğin yeni materyallerin dinleme alıştırmaları ile görsel sunumların birleştirilmesi, sınıfın iyi aydınlatılması, dış ortam gürültüsünün ortadan kaldırılması vb. – gerektirir. Diğer sorunlar, grup faaliyetlerine katılım sağlamada geri durma veya isteksizlik veya tam aksine bu tür aktiviteleri diğer insanlar ve dış dünya ile bir bağ kurma fırsatı olarak görüp sohbetleri baskılama eğilimi olarak ortaya çıkabilen yalnızlık hissi ve sosyal izolasyon ile ilgilidir. 
  • İleri yaşlarındaki bireylerin güvenini kazanarak onların başarılı olmasına yardımcı olabilirler – yaşlılar genellikle bir şeyler yapmakla ilgili sağlam yollara sahiptirler ve kariyerlerinde ve profesyonel hayatlarında başarılıdırlar. Bu durum onları, özellikle eğitmen daha genç ise, hataların düzeltilmesi konusunda hassas hale getirir. Hatalar onları rahatsız edebilir ve hatta ortak faaliyetlerden geri durmalarına neden olabilir. Bu durumun üstesinden gelmek için eğitmenlerin olumlu tarafta kalmaları, ileri yaşlarındaki öğrenenlerini cesaretlendirmeleri ve çok kayda değer olmasa bile gösterdikleri ilerlemelere odaklanmaları gereklidir. 

 


4. ALIŞTIRMALAR

 

A. Grup okuma metni


Öğrenme hedefleri:

  • Yetişkin öğrenenlerin (yabancı dil) okuma ve iletişim becerilerini uygulamalarına yardımcı olmak
  • Yetişkin öğrenenlerin hafıza becerilerini geliştirmelerine imkân vermek
  • Yaşlıları akranlarıyla fikir ve bakış açılarını paylaşarak etkileşime girmeye teşvik etmek
  • Yetişkin öğrenenleri herkesçe bilinen/ünlü roman veya şiirlerin yeni yönlerini keşfetmeye teşvik etmek

Süre: 45-60 dakika arası

Kullanılacak eğitim yöntemleri:

  • Belirlenen metin üzerinde bireysel çalışma
  • Grup tartışması
  • Kişisel paylaşımlar 
  • Karşılıklı fikir ve bakış açısı alışverişi

Çalışma:

  1. Eğitmen, iyi bilinen bir roman veya şiirden bir metin veya bölüm seçer. Gerekirse, daha uzun metinler daha küçük bölümlere bölünerek tekrar eden birkaç aktivite şeklinde kullanılabilir;
  2. Eğitmen, öğrenen sayısına göre kullanacağı metni cümlelere/bölümlere ayırır. Cümlelerin/bölümlerin sırası önceden belirlenir;
  3. Eğitmen metinleri/bölümleri öğrenenlere verir. Her bir ileri yaşlardaki öğrenen kullanılan metnin tamamından bir cümle/paragraf alır;
  4. Her öğrenenin metne göz atıp sesli olarak okumaya hazırlanmak için 10 dakikası vardır;
  5. Her yetişkin öğrenen cümlesini/paragrafını daha önce belirlenen sıraya göre okur. Okuma alıştırması sırasında öğrenenler not alamayabilirler, ancak akranları okudukları bölümlerin mümkün olduğunca çok bölümünü ezberlemeye çalışmalıdırlar; 
  6. Tüm metin okunduktan sonra, eğitmen yetişkin öğrenenleri 3-4 gruba ayırır. Her grubun ellerindeki yazılı metinlere bakmadan ve diğer gruplara soru sormadan tüm metni yeniden oluşturmak için 10-15 dakikaları vardır. Öğrenenler, metni yeniden oluştururken kendi kelimelerini kullanmaya teşvik edilebilirler. 

Gerekirse ve yetişkin öğrenenlere bağlı olarak, eğitmen üzerinde metinle ilgili resimler veya karikatürler içeren görsel kartlar hazırlayabilir, böylece öğrenenlere ipuçları verir ve onlar tüm metni yeniden başarılı bir şekilde oluşturmayı başarırlar.

  1. Tüm öğrenenler tüm metin üzerinde tartışmak için birbirlerine dönerler.  Rehber eşliğindeki bir tartışma için muhtemel soruları şunları içerebilir:
    1. Metinde ne oluyor? 
    2. Metinde benim için önemli olan ne olabilir?
    3. Metin ile benim hayatım arasında ortak bir nokta var mı?
    4. Metnin tamamı içerisindeki en önemli çıkarım noktası nedir? 
    5. Metin/konu içerisinde değiştirmek istediğiniz bir şey var mı? Cevabınız evet ise, bu ne olur? Yapacağınız bu değişiklik romanı/şiiri nasıl etkiler? 

 

B. Fotoğraf Analizi 


Öğrenme hedefleri:

  • Yetişkin öğrenenlerin (yabancı dil) iletişim becerilerini uygulamalarına yardımcı olmak
  • Yetişkin öğrenenlerin hafıza becerilerini geliştirmelerine imkân vermek
  • Yaşlıları akranlarıyla fikir ve bakış açılarını paylaşarak etkileşime girmeye teşvik etmek
  • Yetişkin öğrenenlere sahip oldukları dijital becerileri uygulamalarına imkân vermek

Süre: 45-60 dakika arası

Kullanılacak eğitim yöntemleri:

  • Tematik fotoğraf çekmekle ilgili bireysel çalışma 
  • Sorular sorma
  • Grup tartışması
  • Kişisel paylaşım
  • Karşılıklı fikir ve bakış açısı alışverişi
  • Dijital görüntüleri işleme

Çalışma:

  1. Eğitmen her yetişkin öğrenenin bir dijital fotoğraf çekmesi gereken bir konu verir (hazırlık çalışması);
  2. Her öğrenen fotoğrafını herhangi bir açıklamada bulunmadan tüm grubun önünde gösterir;
  3. Grup çiftlere ayrılır ve her öğrenen fotoğrafını partneriyle birlikte çeker;
  4. İkili grup içerisinde, her öğrenenin partnerine çektikleri fotoğrafı sunmak ve bu resmin verilen konuyla nasıl bir ilişkisi olduğunu anlatmak için 2 dakikası vardır. Bu çalışmada partnerin görevi kendisine yapılan açıklamayı mümkün olduğunca fazla ezberlemektir. Bu kişinin soru sormasına, not almasına ve açıklamanın tekrar edilmesini istemesine izin verilmez. İkili grupların her iki üyesi de fotoğraflarını sunduğunda, her bir üyenin partnerlerinin fotoğraflarıyla ilgili iki netleştirme veya doğrulama sorusu sorma hakkı vardır; 
  5. Fotoğraflar çifter halinde sunulduktan sonra, tüm öğrenenler tekrar tüm gruba doğru dönerler. Her bir yetişkin öğrenen, partnerinin fotoğrafını göstermeli ve konuyla nasıl bir bağlantısı olduğunu açıklamalıdır. Sunum esnasında fotoğraf sahibinin müdahale etmesine veya herhangi bir açıklama getirmesine izin verilmez;
  6. Tüm fotoğrafların sunumu tamamlandıktan sonra, fotoğrafların sahipleri paylaşılan bilgilerle ilgili düzeltmeler ve eklemeler yaparak kendi fikirlerini tam olarak ifade edebilir;
  7. Eğitmen yetişkin öğrenenlerin bu çalışmaya nasıl yaklaştıklarıyla ilgili bir grup tartışması yapar. Olası sorular şunları içerebilir:
    1. Neyin fotoğrafını çekeceğinize nasıl karar verdiniz?
    2. Başka birinden tavsiye aldınız mı?
    3. Başka biri fotoğrafı çekmenize yardım etti mi?
    4. Tema hakkında ne düşünüyorsunuz ve bu temanın hayatınızla ilişkisi nedir?
    5. Fotoğrafı çekerken sizi en çok zorlayan şey neydi?
    6. Fotoğrafı partnerinize anlatırken sizi en çok zorlayan şey neydi?
    7. Partnerinizin fotoğrafını sunarken sizin için en zor olan şey neydi?
    8. Diğerlerinin sunumlarını dinlerken sizin için en zorlayıcı olan şey neydi?
  8. Eğitmen tüm fotoğrafları toplar ve bir sergi organize eder. Eğer uygunsa, yetişkin öğrenenler kimin fotoğrafının en güçlü olduğu, konuyu daha iyi yansıttığı ve kimin sunumunun partnerinin orijinal fikrine daha yakın olduğu gibi konuları oylayabilirler.    

 


5. İNTERAKTİF ALIŞTIRMALAR

 
  1. Öğrenme çalışmaları ile ileri yaşlardaki öğrenenler (DOĞRU OLMAYAN seçeneği işaretleyiniz)
  • Yaşamsal doyumlarını ve özgüvenlerini artırırlar
  • Başkalarına bağımlı olma duygularını artırırlar
  • Depresyon riskini azaltırlar
  • Günlük faaliyetlere katılma isteklerini artırırlar
  1. 75 yaş ve üstünde olan öğrenenlerin çoğu hissederek ve yaparak öğrenmeyi tercih ederler. Bu ifade Doğrudur / Yanlıştır. 
  2. Müzik aktiviteleri ileri yaşlarındaki öğrenenlerin akranlarıyla ve toplumla ……………………………… sağlar. Boşluğu doldurunuz: 

tercih edilmelerini /düşman olmalarını /ilişkide kalmalarını / bağlarını koparmalarını  

  1. Yetişkin öğrenenler tarafından çekilen fotoğraflarla ilgili grup tartışmaları onların ………………..geliştirebilir. DOĞRU seçeneği işaretleyiniz:
    • İletişim becerilerini
    • Sunum becerilerini
    • Hafızayla ilgili becerilerini
    • Hepsi
  1. Kapsayıcı öğrenme ortamı öğrenenlerin hata yapmalarına hoşgörülü yaklaşır. Bu ifade Doğrudur /Yanlıştır. 
  2. Yalnızlık ve sosyal izolasyon duyguları ileri yaşlarındaki öğrenenlerin grup çalışmalarına katılma isteklerini etkileyebilir. Bu ifade Doğrudur /Yanlıştır.
  3. Grup okuma çalışmaları yetişkin öğrenenleri …………………………….teşvik eder. (DOĞRU OLMAYAN seçeneği işaretleyiniz)
    • İyi bilinen roman ve şiirlerle ilgili yeni fikirler düşünmeye
    • Kendi fikirlerini ve bakış açılarını paylaşmaya
    • Akranlarıyla iletişim kurmaya
    • Daha iyi sunumlar yapmaya

 

 


6. Kaynakça

Strategies for Inclusive Teaching - https://teachingcenter.wustl.edu/resources/inclusive-teaching-learning/strategies-for-inclusive-teaching/ 

The inclusive learning  and teaching handbook - https://www.sheffield.ac.uk/polopoly_fs/1.18989!/file/The-inclusive-learning-and-teaching-handbook.pdf 

How to maximise the language learning of senior learners - https://www.teachingenglish.org.uk/article/how-maximise-language-learning-senior-learners 

Building inclusivity: engagement, community and belonging in the classroom. Rowena Arshad OBE, University of Edinburgh - https://vimeo.com/68302155 

Examples of Active Learning Activities - https://www.queensu.ca/teachingandlearning/modules/active/12_exmples_of_active_learning_activities.html 

Doing digital inclusion with the most excluded: Older People - https://www.goodthingsfoundation.org/sites/default/files/research-publications/older_people_handbook_0.pdf 

The GIRDA project (Gameplay for Inspiring Digital Adoption) addresses the problem of reluctance amongst many older people to engage with digital products - http://www.girda.eu/ 

 

"Bu yayının üretimini destekleyen Avrupa Komisyonu, sadece yazarların görüşlerini yansıtan bu içeriğe ilişkin bir onay teşkil etmez ve ilgili içerikteki bilgilerin kullanımından sorumlu tutulamaz."

Responsive image
...
...